Danimarka Alevi Birlikleri Federasyonu

Tlf: 045 + 57611540 -   Fax : 0045 57676820 - E-mail: dabf@alevi.dk - Web   www.alevi.dk

 

  Basına

                                                                                                                              16   Şubat 2004

  Aleviliğin ders kitabı...   

6 Şubat tarihli Danimarka Politikken Haber gazetesinde, ‘Alevilik artık ders kitaplarında’ başlığı altında,   Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in liselerde Alevilik hakkında da ders verilmesi konusunda ki girişimini okuduk.   Öncelikle bin yıldır varlığı bile tanınmayan Alevilerin, artık resmi ağızlarda da ayrı bir inanç, kimlik olarak kabul görülmesini olumlu karşılıyoruz. Fakat teşekkür beklemesinler bin yıldır, ve en son olarak Sivas’ta, Gazide bunun bedelini fazlasıyla ödedik, daha da alacağımız var. Biz Aleviler çok sıcak süt içmişiz, ağzımız yanmış, artık yoğurdu    üfleyerek yiyoruz.. Bakanın ortaya attığı yoğurt değil, fokurdayan süt. Bunu yutmak için önce bir dondurmamız lazım , ve kaç derece olduğunu 40’lar aşkına, 40 defa ölçmemiz gerek...

Bir defa ortada somut bir şey yok, düşünülüyor araştırılıyor, konu Din Genel Müdürlüğüne HAVALE edilmiş. Devlet babanın havale ettiği işin, ya bin yıl askıda kaldığını veya en geç 12 saat içinde, 33 cenaze çıktığını biz Aleviler çok iyi biliyoruz.. Sağır sultanlar duydu, bir daha söyleyelim,   ARTIK (kendi gücümüzden gayrsısına) GÜVENMİYORUZ...   Türkiye’de Alevi Bektaşi Kuruluşlar Birliği,   kapatılma davasında yaptığı savunmada ‘‘Biz mezhep bilmeyiz, YOLUMUZ vardır’’ diyor. Sayın bakan hala Alevi Mezhebinden bahis ediyor. Bin yıldır bizi, Müslüman sayılıp kestiğimiz yenmedi. Bin yıldır ibadetimizi camide değil,   cemal cemale kalbimizle yaptık.. Buna rağmen, daha dün başbakan bile bizi camiye davet etti ..   Bakan da aynı, daha bizi , Müslüman mı, mezhep mi, ayrı   din mi, inanış mı nereye koyacağını, var mı yok mu olduğumuza bir karar veremiyor.. Veya biliyor amacı başka. Biz (hepimiz) vardan   (HAKTAN) var olduk, Aleviler olarak VAR olan   bin bir çiçekten öz alıp, bal yaptığımız, kendi başına AYRI BİR İNANCIMIZ var. Kızılbaş de, Bektaşi de, Alevi de... Müslüman de, Allah de, fakat önce İNSANLIK demiyorsan, ülke, millet yerine,   insanın insanlığın yüce menfaati demiyorsan,   O tarif ettiğin biz değiliz, sayın bakan...  

Daha   Türkiye’deki Aleviliği,   Alevi örgütlerini, resmen ve kanunen tanımıyorsunuz. Bizle oyun mu oynuyorsunuz.. Biz ’’çok ALİ’ler gördük Osman çıktılar,’’   siz hangi Aleviliği ders kitaplarına alıyorsunuz..   Demokrasi eğitiminde, insanları uyutma dersi olabilir Alevilikte yok..? Biz insanlık davasının, haksızlığa boyun eğmeyen, bir kelime öretene köle olan,    neslini yarınlar için yetiştiren yolun Aleviyiz...    Alevlik eğitimi ile amacımız, ‘bölücülüğe vesile olsun, Aleviliği, Sünniliği teşvik etsin değildir’ diyorsun... Yarin yanağında garı her şeyi bölüşmek ve amacı sadece, dünyada cennet olan Alevileri ne ile suçlamadınız ki ?.   Biz sizin bu hikayelerinize inanalım.. HAK yemeyiz Hak’ımızı yedirmeyiz.. Hadi geçmişi bırakalım,   80 yıldır bu ülkenin menfaati için vergi verdik, vergilerimiz bütçesi belirsiz Yüce Diyanete ayrıldı, karşılığında NE ALDIK..?. Soruyorum Ne verdiniz...  

Nüfuz oranına göre, 80 yılın hesabını   ortaya dökmeden, ilerisi için bizden olumlu bir karşılık beklemeyin.   Biz çok iktidarlar gördük, kılıcı hep zenginin zalimin yanında, yoksulun, garibin başında dönen,   okullarında ders kitaplarında, buna yönelik eğitim veren.. Bizim okunacak en büyük kitabımız İNSAN, onu da biz muhabbette, her an, her yerde okuruz.    Yoksulun, yetimin, emekçinin karnını doyuramayan, onun hakkını yiyen rejimlerin   vereceği, eğitimim, biz hayat üniversitesini bitirmişiz. Siz HAK yemeyin, yoksulun Hak’ını yedirmeyin, bizim sizden başka bir ders kitabı   istediğimiz yok.... Kendini bilmeyen Alevilere de, kendinizi bilin ve kendinizi AŞIN demekten gayrı sözümüz yok....

  

DABF    Genel sekreteri

Feramuz Acar

mail :   dabf@alevi.dk